Babanızın çiftliği değil (Hayri Pekergin)

“Burası Babanızın Çiftliği Değil.”

Bilinen bir deyimdir.

Bir malı, bir kuruluşu, elindeki olanakları ya da yeteneklerini belirli çıkarlara araç etmek yolunda “kasıtlı” şekilde kullananlar ya da daha fenası kullanmayanlar için söylenir.

Bulunduğu ortamı “babasının çiftliği” gibi görenlerle, elindeki olanak ve yetenekleri belirli çıkarlar için kullananlarla hemen her sektörde karşılaşılır.

Kendi hayatlarınızda yukarıda belirtilen durumlarla sizler de karşılaşmışsınızdır.

Yetki, olanak ve yetenekleri belirli çıkarlar için kullanmak, kurumsal holdinglerden, çok uluslu şirketlere, spordan sinema, tiyatro ve sanatın diğer alanlarına kadar yaygın bir dejenerasyon.

Dikkat edersiniz bütün dünyada artık şöyle bir akım var;

X, Y ve Z kuşakları giderek söz hakkına kavuştukça, sosyo-ekonomik olarak daha fazla etki sahibi oldukça, bu tür davranışlara giderek daha güçlü şekilde karşı çıkıyor.

Sanat dünyasındaki cinsel tacizlere karşı başlayıp birçok sektöre yayılan “Me too” hareketini ve ücretlerde cinsiyet ayrımcılığı protestolarını “babasının çiftliği” gibi davrananlara karşı ortaya konan global hareketler olarak görmek gerekiyor.

Bu listeye ABD ve diğer ülkelerdeki etnik ayrımcılık karşıtı eylemleri, küresel ısınmaya yani dünyayı babasının çiftliği gibi görenlere karşı ortaya konan girişimleri de kolaylıkla ekleyebiliriz.

*****

Bizim ülkemizde de pek çok sektörde elindeki olanakları belirli çıkarlara araç edenler var.

Sektör hangisi olursa olsun, bu tür olumsuzlukları besleyen iki temel eksiklik var;

İlki yönetim boşluğu. İkincisi ise denetim boşluğu.

Diğer sektörleri oraların kendi ilgilileri irdelesin.

Bizim konumuz basketbol.

Basketbol ne yazık ki “Babasının Çiftliği Gibi” hareket edenlerle diğer iş alanlarına göre daha fazla karşı karşıya kalınan bir alan olmaya gidiyor.

******

Ben en başından bu yana basketbolda kötü yönetişimle, ayrımcılıkla, yetki ve yetenekleri kasıtlı olarak belirli çıkarlara alet edenlerle basketbol ile akçeli bir ilişkim olmamasından güç alarak mücadele ettim.

Bu tür olumsuzlukları ortaya koyan Türkiye’nin önde gelen basketbolcusu da olsa, kulüp başkanı da olsa, federasyon’un yetkilisi ya da yöneticisi de olsa yanlışları afişe ettim.

Etmeye de devam edeceğim.

Genelinde spor, özelinde basketbol bir performans sanatı.

Sübjektif yaklaşım farklılıkları elbette olabilir. Performansta yetersizlikle karşılaşılabilir.

Bunlar kendi akışı içinde süreçlerin sahipleri tarafından yönetilecek konular.

Basketbolda esas olan sahadaki performans.

Oysa bugünlerde zaman zaman neler görüyoruz?

Sahada babasının çiftliği gibi davranan, yeteneklerini kasıtlı olarak tam olarak ortaya koymayan oyuncularla karşılaşıyoruz.

Bu tip yanlış yaklaşımlar gösterenler “nasıl olsa anlaşılmaz”, “anlaşılsa da yaptırım olmaz” şeklinde düşünüyorsa oldukça yanılıyor.

Oyuncu, sahaya çıktığı zaman “show must go on” prensibinin gereğini yerine getirmeli.

Yaşı ne olursa olsun ister 13 ister 33 yaşında olsun, sahaya çıkan her basketbolcu, arkasından gelen genç basketbolculara, tribündeki seyircilere elinden gelenin en iyisini sunmak zorunda.

Eyyy Oyuncu,

Coach ile sorunun mu var?

Yarım yamalak oynamak yerine elinden geleni yapmalısın.

Ya-pa-cak-sın. Nokta.

Sorun katlanılmaz noktaya gelirse gider bir başka takımda oynarsın.

Eyy Oyuncu,

Finans konusunda problem mi var?

Sahaya çıkar işini yapar, finansal sorunlar için hukuki yaptırımı sırasıyla uygularsın.

Karşında dolandırıcılar olmadıkça sözleşmede attığın imzanı kanun gücü ile zaten alacaksın.

*****

Sanat dünyasından güzel bir örnekle konuyu daha iyi anlatmak mümkün.

Yönetmen ile sorunu olan aktör tiyatro sahnesinde oyununu yarım yamalak oynayabilir mi?

Hayır?

Seyirciye saygısından, 10 metre uzağında seyreden seyirciye saygısından ama en önemlisi kendisine ve mesleğine saygısından içi yansa da mutsuz olsa da kendi oyununu ortaya koyar.

Bu sorunlu aktörün sesi belki duvarlarda tavanda patlamaz. Sahnedeki oyun ise normal akışı içinde, içeriği değişmeden kimseyi rahatsız etmeden sonucuna ulaşır.

Ben bundan sonra basketbol oyuncularının, özellikle TKBL’de forma giyen bazı tecrübeli ve adı bilinen isimlerin, tiyatro oyuncularının sahnede ortaya koyduğu o “10 metre ötedeki seyirciye saygı”, “mesleğe saygı” yaklaşımlarını sergilemelerini istiyor ve bekliyorum.

Şunu da belirtmek gerekiyor. Hücumdaki bazı performanslar da savunmada rakibe “geç buyur sayı at” yaklaşımlarını asla kamufle etmiyor.

Oyuncuların özellikle TKBL’de yer alan tecrübeli oyuncuların nasıl “oynamadıklarıyla değil”, nasıl oynadıklarıyla gündeme gelmeleri, tribünlere ve arkadan gelen gençlere iyi örnek olmaları gerekiyor.

Umarım bu uyarı adresini bulur ve TKBL’de daha çok iyi performansları isim vererek konuşuyor oluruz.

*******

Liglere dönmek gerekirse gerek KBSL’de gerek TKBL’de dikkate değer performanslar vardı.

Milli Takım arası öncesinde KBSL takımlarına uyarıları yapmış, “ara öncesi ve sonrasındaki maçlar büyük risk içerir.” Şeklinde hatırlatmıştım.

KBSL’de bu risklere çarpılan takımların başında Hatay BŞB ve Birevim Elazığ İl Özel İdare geldi.

Yukarıdaki satırlar sakın Beşiktaş TRC İnşaat ve Çankaya Üniversitesi’ni galibiyetlerinin değerini azaltmasın.

Beşiktaş Kadın Basketbol Takımı odaklı, istekli canlı oynayarak formasının hakkını verdi.

50-36 Skorlu ilk yarı Elazığ takımının maçta nasıl bir savunma sergilediğini, Beşiktaş’ın nasıl odaklı oynadığını yeteri kadar açık şekilde anlatıyor.

Büyük bölümünde siyah beyazlıların 20 sayı civarında önde olduğu maç, ilk galibiyetini elde eden Beşiktaş açısından zorlanmadan kazanıldı.

Antakya’da oynanan maçta dağınıklığı bir türlü atamayan Hatay BŞB Çankaya Üniversitesi’nin klasik stratejisi olan mehter ritmini değiştirecek etkiyi maç boyunca sergileyemedi.

Çankaya Üniversitesi maçın oynanan bölümlerinde Tuğçe İnöntepe ve Derin Yaya’dan maç kazanma matematiği adına önemli katkı aldı.

Putnina ‘nın forma giyemediği Ankara ekibi sonlarda yorgunluk ve dar rotasyon nedeni ile rakibe yakalansa da Derin Yaya, Tan White, Goddlett ve Bahar Öztürk’ten gelen kritik sayılar ve akılcı spacing kazanmalarına yetti.

Hatay BŞB’nin özellikle savunmada TKBL seviyesinde oynaması ve hücumdaki dağınıklık yenilginin ana faktörleri konumundaydı.

*****

KBSL’de iki yenilgisiz takım var. Fenerbahçe Öznur Kablo ve Galatasaray.

Bu iki takımdan Fenerbahçe Öznur Kablo Bentley ve Tuck ile takımını takviye eden Gelecek Koleji Çukurova Basket önünde 83-59 skorlu bir galibiyet aldı.

Sarı lacivertliler ilk çeyrek haricinde ELW seviyesinde savunma yaparken, Gelecek Koleji Çukurova Basket’in bundan sonraki sert maçlarda savunmasını hangi ölçüde geliştirdiği belirleyici olacak.

Mersin ekibinin sezon başında transfer ettiği Şevval Akalan ve İlayda Güner’e çift lisans uygulayarak TKBL’de Mersin Üniversitesinin iç saha maçlarında ritim kazandırma yoluna gitmesi ilk bakışta olumlu görünüyor olsa da burada bir risk var.

Yoğun Avrupa ligi ve KBSL maçları trafiğinde dinlenme günlerinde bu tür maçlar oynamak oyuncular için sakatlık riskini oldukça arttıran bir faktör.

Yeni neslin bu çatı altında erken tecrübe kazandırılan isimleri Fatmanur Karakaş ve Gökşen Fitik de bu tür bir yol haritası ardından kendilerini bir miktar geri götüren sakatlık süreçleri yaşamışlardı.

Ligin diğer yenilgisiz takımı Galatasaray ise Samsun Canik Belediyesi deplasmanında kadrosundaki tüm isimlere süre ve sorumluluk vererek ligdeki ara ardından zorlanmadan kazandı.

*****

Haftanın İlginç maçlarından biri OGM Orman Spor – Bellona Kayseri Basket arasında oynandı.

Ligin en skorer ismi Arike Ogumbawale’nin mazeret belirterek yer almadığı maçta OGM Orman Spor 6 haftalık bir sakatlıktan dönen Leedham’dan tam verim alamasa da son çeyrekteki 14-0 seri ile 58-55 kazandı.

Bu seride Pelin Bilgiç, Paris ve Robinson kadar Nilay Kartaltepe’nin kritik asistleri ön plandaydı.

Kadrosunu Wauters ile güçlendiren Bellona Kayseri Basket son dakikalarda 9-0 seri yakalayarak farkı “tek top” menziline indirse de maça ortak olma şansı yakalayamadı.

Takıma geç katılan tecrübeli Kübra Siyahdemir’in artan formu, Barbee – Burke ikilisinin lige adapte olması ve Wauters ile gelecek hücum esnekliği Kayseri takımını gelecek haftalarda daha yukarı sıralara taşıyacak.

Bellona Kayseri Basket’in yukarıdaki takımlara ne kadar yaklaşacağı ve kimleri geride bırakacağı ise savunmada taktik kadar enerji sahibi olmaya verecekleri önemle orantılı olacak.

******

Ankara’da oynanan BOTAŞ – İzmit Belediye maçı da oldukça ilginç momentum değişikliklerine sahne oldu.

İzmit Belediye Spor’un farkı 19 sayıya kadar çıkartması ardından BOTAŞ Büşra Akbaş ve Marina Baş ile reaksiyon gösterdi.

2002 Doğumlu Pelin Gülçelik’in 8 sayı ile süslediği özgüvenli oyunu, Melis Gülcan ve Hollinhsworth’ün ritme katılması ile BOTAŞ üçüncü çeyrekte öne geçti.

İzmit Belediye Spor rakibin reaksiyonunu Courtney Williams – Gizem Yavuz ikilisinin etkili oyunu ile durdurup yeniden kontrolü ele alarak 78-65 skorlu değerli bir deplasman galibiyeti kazandı.

Son dönemde ritim yakalayan tecrübeli Gamze Takmaz ve Cado’nun katkısı, Warley – Grigalauskyte ikilisinin etkisizliğine telafi ettiği maçta, İzmit ekibinin, özellikle sonlarda rakibin kilit isimlerdeki yorgunluktan yararlandığını belirtmek gerekiyor.

Peddy, Fanbengle ve geçen sezonun sayı makinesi Mitchell’ın takımdan ayrılması öncesinde ligin en güçlü iki kadrosundan biri BOTAŞ takımıydı.

Kırmızı beyazlılar, tecrübeli Melis Gülcan, Cansu Köksal Büşra Akbaş üçlüsü, Hollingsworth ve Marina Baş’a eklenen yetenekli genç isimleriyle ligi halen ilk 6-7 takım arasında bitirecek potansiyele sahip olsa da muhtemelen kadrosuna yeni yabancı oyuncu takviyesi yapacak.

KBSL’nin kalitesi ve Ankara’nın kadın basketbolunda 25-30 yıl ara ardından yeniden bir zirve adayına sahip olması açısından yıldız statüsündeki Mitchell – Fanbengle ikilisinin ve “tecrübeli oyun kurucu” Peddy’nin BOTAŞ’tan ayrılması büyük bir kayıp olarak görülmeli.

Geçtiğimiz haftalarda alınan yenilgiler ve özellikle Fenerbahçe Öznur Kablo maçında Peddy’nin sahada ortaya koyduğu tavır ardından BOTAŞ’ta bir ayrılık yaşanacağı bekleniyordu.

TKBL’DE İNENLER VE ÇIKANLAR

Kadın basketbolunun iki numaralı ligi TKBL’de tek yenilgisiz takım İstanbul Üniversitesi.

Sarı yeşilliler, takımların iki maç yaparak kapattığı haftanın kapanış karşılaşmasında pazartesi günü Bursa BŞB ile İstanbul’da oynayacak.

Yoğun geçen haftanın en kazançlı takımları haftayı iki galibiyetle kapatan Nesibe Aydın, Edremit Güre Belediyesi ve Bosna 34 Basket oldu.

Nesibe Aydın yeni ABD’li oyuncusu Bright’ın jet-lag sorununa rağmen kritik anlardaki başarısı, etkili takım savunması, Aslı Sevinç’in hücum kadar savunmadaki katkısıyla deplasmanda Emlak Konut önünde kazandı.

Ankara ekibi Selin Öztekin’in çalışkanlığı, Pınar Turan ve Ebru Torun’un tecrübeleri, Merve Uygül’ün henüz formda olmasa bile tecrübesi, Büşra Akgün’ün potansiyeline yaklaştığı anlarda oyunun ivmesini değiştiren performansıyla Bayraklı Belediye önünde haftanın ikinci galibiyetini aldı.

Bu maçta daha da etkili oynayan Bright’ın rakip takımın çok yönlü power forveti White’a sağladığı üstünlük sonuçta etkili faktörlerden biriydi.

*****

TKBL’de haftanın parlayan takımlarından bir diğeri Bosna 34 Basket oldu. Bursa BŞB karşısında canla başla savunma yaparak orta sahayı hızlı geçip buldukları pozisyonlarda maçın yıldızı Dilek Dedeoğlu ile transition şutları ürettiler..

İlknur Çınar, Saynur Tezel, pozisyonundaki dezavantajlarını işine saygısı ve çalışkanlığı kapatan Özlem Yenidünya ve kritik anlarda skor üreten Ecem Erk yabancı oyuncuları Brown’un kısıtlı performansına rağmen gelen bu “dikkat çekici” galibiyette pay sahibi oldu.

Turuncu siyahlılar yoğun haftanın diğer maçında 69-69 biten normal süre ardından 1881 Düzce Belediye önünde uzatmada 79-75 kazanarak ikinci kez galibiyet sevinci yaşadı. Bu maçta Brown stiline uyan rakip karşısında en skorer isim olurlen, Dilek Dedeoğlu, İlknur Çınar , Saynur Tozlu ve Özlem Yenidünya bir kez daha ön plandaydı.

Ligin iddialı takımlarından biri olarak gösterilen Bursa BŞB Bosna 34 Basket önünde hakikaten üzüntü verici bir maç oynadı.

Yönetim oldukça iyi bir kadro oluşturmuş. Coach bütün iyi niyeti ile kenarda mücadele ediyor ama elbette sahada yaptıklarıyla ve yapmadıklarıyla sonucu belirleyen oyuncuların performansı oluyor.

Bursa ekibi pazartesi günü İstanbul Üniversitesi deplasmanında iki maçlık yenilgi serisini sonlandırmak için sahaya çıkacak.

*****

TKBL’de iki maç oynanan haftada bir diğer başarılı performans Edremit Belediyesi Güre Spor’dan geldi. Haftanın ilk maçında Antalya deplasmanında 89-70 kazanan Körfez ekibi zorlu Sakarya Yükseliş Spor maçında son çeyrekteki etkili savunma, Deniz Şanlı ve Gülşah Duman’ın final çeyreğinin başı ve sonundaki kritik üçlükleri, Gönül Dönmez ve Lewis’in hücumda aldığı sorumlulukla bir kez daha galip geldi.

Önceki haftalarda yaşadığı inişe karşı bana göre “zamanında ve gereğince” aksiyon alan Edremit Belediyesi gelecek hafta sahasında Mardin Büyükşehir Başak Spor ile sıralama açısından önemli bir maç oynayacak.

twitter: @hayripekergin

Babanızın çiftliği değil (Hayri Pekergin)

Paylaş

Yorumlar Okunma: 7902