Kızlar BGL ilk üç gün ardından (Hayri Pekergin)

Garanti BBVA Kızlar BGL Liginin ilk üç günü geçtiğimiz hafta içinde Bolu’da fanus sistemi ile oynanan maçlarla birlikte tamamlandı.

Milli Takımları her seviyede geriye giden, U16 Milli takımı 2019 yılında son yapılan Avrupa Şampiyonasında B ligine düşen, U20 Milli Takımı halen B liginde olan bir ülkenin pandemi döneminde ihtiyacı, daha kapsayıcı, yaş gruplarının ayrıştırıldığı, daha fazla takımın davet aldığı bir organizasyondu.

Oysa Bolu’da yer alan takımlara, tribünde onları davet eden yöneticilere baktığımız zaman son yıllarda milli takımları küme düşüren teknik yetersizliklerin, yanlış strateji, tutum ve davranış sahiplerinin hep birlikte fotoğraf verdiklerini görüyoruz.

Gerileme döneminde olan kadın basketbolu altyapısında, kapsamı kendilerine yakın bir grubun kontrolünde olan, şu anda TBF nezdinde yetki sahibi olanlara yakın olan/yakın olmayan ayrımcılığının yaşandığı bir format izledik.

Yaş grubunun neden 2003-2006 gibi ligin toplam kalitesini aşağıda tutacak şekilde geniş tutulduğunu maçları izledikçe anladık.

Yetkilerinin sağladığı otoriteyi geçmişte sürekli hatalı kullanarak altyapı milli takımlarını küme düşüren “anlayışın” elindeki kulüplerde 2003-2004 doğumlu oyuncu yoktu.

Bu nedenle, bir kez daha ayrımcılık yaparak BGL Kızlar ligine daha yüksek bir seviye getirecek bazı önemli 2003-2004 doğumlu oyuncuların ve dolayısı ile kulüplerinin buraya davet edilmediğini üzülerek gördük.

Elbette TBF “yetkilileri” finansal kısıtlarla, kendi kalibre ettiği bir takım kriterlerle objektif davrandığını mazeret gösterebilir.

Bu tür mazeretlerin gerçekle ve yukarıda belirtilenlerle hiçbir akalası olmaz.

Kendi belirledikleri kriterlerin, kendi kafalarındaki “grubu” bir araya getirmek için kullanılmasından başka bir şey değil gördüğümüz.

Sponsor olan Garanti BBVA’nın buraya aktardığı kaynak çok daha verimli şekilde kullanılabilirdi.

Bu yaş gruplarında oyuncuların fiziksel ve teknik gelişimleri çok hızlı ve her iki yöne farklılık gösterebilir.

Bu nedenle “varsayımsal olarak” hiçbir oyuncunun, özellikle geçmiş performansları ile ön planda yer alan oyuncuların, bu organizasyon formatında olduğu gibi dışlanmıyor olması gerekir.

Böyle bir geniş perspektif yerine, erkeklerdeki formatın, kapsayıcı olmak yerine ayrımcı ve ayrıştırıcı olan bir anlayış ile kopyalanma kolaycılığına gidildiğini gördük.

Gerektiği takdirde burada olması gereken 2003-2004 doğumlu bu oyuncular bölge karmaları formatında bir araya getirilebilirdi.

BGL Ligi, 2002 kontenjanı ile birlikte 2003-2004 ve 2005-2006 gibi iki ayrı grup kapsamında düzenlenebilirdi.

Bu iki gruplu sistem içinde fiziksel ve teknik olarak gerekli seviyeye erişen 2005-2006 lı bazı oyuncular 2003-2004 grubuna katılabilirdi.

BGL Kızlar Liginde 2005-2006 doğumlu sporcular, yaşı büyük rakipler karşısında fiziksel, teknik ve deneyim olarak eksiklerini mücadele güçleri ile dengelemeye çalışınca bazı maçlarda basketbol seviyesi izleyenleri umutsuzluğa sevk edecek kadar düştü.

Basketbol maçı tenis maçı gibidir.

Hayatında tenis oynamamış ve tenisi bilmeyenlere de daha yaygın olan masa tenisinden bir örnek vererek izah edeyim;

Yüksek seviyede bir tenis oyuncusu ile kendi seviyesinde olmayan bir tenis oyuncusunun maçı, iki tarafında gelişimine engel olur.

Basketbolda da bir takımın oynadığı basketbolun kalitesi ve seviyesi karşısındaki rakip takımın kalitesi ve seviyesi ile bağlantılıdır.

Basketbolda bir rakip diğerinden seviye olarak çok aşağı konumdaysa o maç her iki takıma da hedeflenen katma değeri sağlamaz.

Çok yetenekli bazı 2006 doğumlu isimler görmüş olsak da 2003 doğumlu oyuncuların savunması önünde topu kontrol etmekte yaşadıkları sıkıntılar yeterli verimi üretmelerine engel oldu.

İlk üç gün sonunda TKBL Gelişim Takımlarına sahip olan ve kadrolarındaki oyuncuların bir bölümü bu ritimde maç ya da idman yapan Fenerbahçe ve BOTAŞ’ın diğer takımlardan bir miktar ayrıştığını gördük.

Bu iki takımda spacing bilgisi, oyuncuların oyunu okuma becerisi, oyuncuları geleceğe yani U18 sonrası döneme yönelik pozisyonlarda oynatma düşüncesi daha net ve başarılı şekilde ortaya kondu.

Fenerbahçe ve BOTAŞ’ın 3.gün uzatmada sona eren mücadelesi teknik, mücadele ve çekişme açısından diğer maçların çok üzerinde bir seviyede oynandı.

Sarı lacivertlilerin uzatmada 65-63 kazandığı bu maçta, Fenerbahçe’de 40 sayı 18 ribaunt ile oynayan power forvet Banu Şimşek (2002) faul sorununa girmediği zaman ne kadar büyük bir etki üretebildiğini ortaya koydu.

Fenerbahçe iki oyun kurucu Ayşe Yılmaz (2003) ve İrem Erdik’i (2004) aynı anda oynatarak sert maçlarda hücumda akıcılığı sağlarken, Selen İrem Baş (2004) geliştirdiği topla kolaylığı ve çabukluğu ile takımına değer katan bir diğer isimdi.

Fenerbahçe’de sakatlığı geriden bırakan forvet Çağla Karatekin (2003) açık sahada pozisyon bulduğunda artan etkisi, başarılı penetreleri ile olumlu bir geri dönüş sağladı. Ritmi arttıkça, yüksek nabız sayılarında şut başarısı yükselecek bu oyuncuyu gelecek etapta çok daha etkili görmek şaşırtıcı olmayacak.

BOTAŞ BGL Takımı TKBL’de mücadele eden gelişim takımının geniş kadrosunda yer alan oyuncuları, power forvet Burcu Büyükayan’ın (2002) pota altındaki etkisi, takımın saha içi lideri olan Zeyno Şeren’in hücum kadar savunmada ortaya koyduğu verim ile genel kaliteyi yukarı çeken bir diğer ekip oldu.

Burada Zeyno Işıl Şeren’e farklı bir paragraf açmak gerekiyor.

Hücumda hem gelecekte daha çok odaklanacağı SG hem SF pozisyonlarını yapabilmesi, birçok skorer oyuncunun yaptığı gibi savunmada kendisin saklayıp enerji tasarrufu yerine takımın lider savunmacısı kimliği ile sahada yer alması övgüye değer ve bu kaliteler kendi gelişimin devamına destek veriyor.

BOTAŞ takımında dribling yüksekliğini aşağıya indirdiği zaman, ikili oyunları bitirme başarısı yükselecek Deniz Torğut (2004), pandemi döneminde gelişen koordinasyonu, artan şut başarısı ile atletik yeteneklerini verime daha etkili dönüştüren Michelle Arens (2004), sezon başında TKBL’de daha çok süre aldığı dönemdeki ritmine Fenerbahçe karşısındaki etkili oyunu ile dönen oyun kurucu Ada Naz Çorum (2004) ve sakatlık dönemi ardından maç oynadıkça ritmi artan Ceylin Altunpa (2004) mücadeleci oyunuyla ön plandaki isimlerdi.

Beşiktaş BGL Takımı geçmişe göre son derece derli toplu oynayarak ilk üç günü 3.sırada tamamladı.

Bana göre en büyük kazançları 2005 doğumlu pivotları Zeynep Can’ı geçmişe göre çok daha fazla ön plana alarak gelişme sürecini desteklemeleri olmuş.

Kadın basketbolumuzda Zeynep Can’ın fizik yapısında çok oyuncumuz yok. Bu isim takımı adına kritik olan Hatay BŞB Denge Ok. maçında 10 sayı, 11 ribaunt, 6 blok ile X Faktör olmayı başararak bu desteğin karşılığını vermiş oldu.

Siyah beyazlılarda turnuvaya çok hazır gelen forvet Ayça Yuşan (2004) pota altı mücadelesi kadar orta artan şut başarısı, forvet Miray Yılmaz (2004) bilinen dengeli oyunu ve güçlü fizik yapısı, guard İlayda Budak (2003) çabuk ayakları ve şut tehdidi ile ön plandaki oyunculardı.

Siyah beyazlılarda oyun kurucu Ceyda Bekar (2003), diğer oyun kurucu Sudenaz Aydemir’in (2003) katkısı ile kenarda nefeslenecek daha çok zaman bulursa, savunma ve hücumdaki etkisini gelecek etapta artan maç ritmi ile birlikte arttırabilir.

Beşiktaş BGL Takımında transfer gelen forvet İlayda Deniz (2004) güçlü fiziği ile dikkat çekerken, guardlar Rüzgar Boyle (2005) isabetli şutları, Ceren Civan (2004) ise başarılı asistleriyle zaman zaman etkili oldu.

Emlak Konut Takımı turnuvanın ilk maçında burnuna aldığı darbe sonrası diğer maçlarda yer alamayan oyun kurucu Berfin Sertoğlu’nu özellikle son gün oynanan Çankaya Üniversitesi maçında çok aradı.

Emlak Konut’da forvet Feray Laiç (2005) bilinen güçlü fiziği ve pota altı başarısı ile en skorer isim oldu. Bu oyuncunun en öncelikli gelişim alanı olan orta mesafe şut kullandığını görmek sevindiriciydi. Gelecek etapta bu orta mesafeleri daha çok kullanması gerekiyor. Çünkü şut tehdidi olmadan gelecekte yabancı uzun oyuncular tarafından domine edilen pota altı bölgesinde bu etkiyi üretmesi mümkün olmayacak.

İstanbul ekibinde TKBL takımı geniş kadrosunda yer alan forvet Eda Balkan (2004) çok yönlü hücum portföyü ve hazır fizik yapısı ile ön planda diğer bir oyuncu oldu.

Pivot Zeynep Çelik (2004) ilk üç maçı sayı-ribaunt double double ile bitirirken, forvet Nimet Çalışkan ile birlikte maç kondisyonu arttıkça etkili görünen bir diğer isim olarak dikkat çekti.

Emlak Konut takımında İÜ’den transfer olduktan sonra, uzun bir ara ardından ilk kez bu turnuvada sahaya çıkan Ece Erginay (2005) gelişen topla kolaylığı ve savunma gayretiyle odaklı oynadı. Bu isim ve oyun kurucu Ceren Akpınar (2005) maç ritimleri arttıkça daha etkili konumda olabilecek oyuncular.

Galatasaray BGL Takımı 2003—2004 yaş grubunda U14-U15-U16 kategorilerinde üste üste yenilgi almadan Türkiye Şampiyonu olan bir ekip.

Sarı kırmızılılar 3 maçlık ilk etabı iki galibiyetle bitirirken tek yenilgiyi Fenerbahçe karşısında aldı.

U14 Kategorisinde birlikte çalıştıkları antrenörleriyle, o dönemki oyun formatlarını andıran bir yapıda oynayan Galatasaray’da guard Melisa Eroğlu (2002), Simge Tokmak (2003) ve Arifecan Vardar (2003) ve güçlü savunmasıyla guard Gamze Kiraz (2004) en çok süre alan isimlerdi.

Sarı kırmızılıların ilk etaptaki en büyük avantajı kadroda yer alan tüm oyuncuları kullanırken oyun seviyesini belirli bir düzeyin altına düşürmemek oldu. Bu kapsamda forvetler Beyza Muriç (2003) ve Berra Gülen, guardlar Berna Şahin (2003) ve Ece Yavaş (2005) ilk etapta daha çok sahada yer alan oyunculardı.

Ben sonraki etapta Galatasaray takımından, özellikle hücumda Melisa Eroğlu, Arifecan Vardar ve Simge Tokmak gibi isimleri, gelecekte A Takım seviyesinde oynayacakları ve şut kullanacakları şekilde sahaya dizmesini bekliyorum.

Bu isimlerden Melisa Eroğlu’nun sürekli penetre etmek yerine, İkili oyunları, pull up’ları ve saha görüşünü geliştirmesi, Arifecan Vardar’ın 2 ve 3 numarada 1x1, toplu ve topsuz pickleri kullanarak değer üretmesi, Simge Tokmak’ın Nevriye Yılmaz ile birlikte geçen son sezonda olduğu gibi dış şutlarına daha fazla odaklanması gerekiyor.

Sarı kırmızılılarda guard Gamze Kiraz’a ayrı bir yer açmak gerekiyor.

Yarıda kalan geçen sezonda savunması ve kritik dış şutlarıyla başarılı olan bu oyuncu, odaklanma becerisi, özgüveni ve sahadaki çalışkanlığı ile yer aldığı her takıma katma değer sağlıyor.

Gamze Kiraz iyi yaptığı savunma ve dış şut başarısını istikrarlı bir silah haline getirir, set – shot’ının yanına pull up ekler ve önündeki sürede topla kolaylık ve pas tekniklerini P&R oyunlarınında etki üretecek şekilde geliştirirse adından U18 sonrası dönemde söz ettirmeye devam edebilir.

Garanti BBVA Kızlar BGL’de Hatay BŞB ve yaş ortalaması çok küçük bir ekip olan Çukurova Basket ilk etabı birer galibiyet ile bitirdi.

Hatay BŞB ve daha önce Buca Gençlik ve Albatros kulüpleri takımlarında izlediğimiz oyuncuların bir çatı altında birleşmesi ile oluşan Hatay BŞB Denge Okulları, hem oyuncuların maç ritmi hem de birlikte oynama alışkanlığı açısından önlerindeki zorluklara rağmen zaman zaman sahaya başarılı yerleşerek oyunculara gelecekte değer getirecek şekilde iyi basketbol oynadı.

Bana göre Beşiktaş takımında yer aldığı dönemde değeri ve olumlu özellikleri o dönemdeki siyah beyazlı yetkililer tarafından tam anlaşılmayan forvet Simge Şeker (2002) 17s,11rb ortalama ile en ön planda yer alan oyuncuydu.

Uzun kanat açıklığı, dengeli yapısı, istikrarlı orta mesafesi ile bu oyuncu önce güçlenme ve ardından çabukluk parametrelerine yatırım yapılırsa basketbola katkı sağlayacak isimlerden biri.

Hatay BŞB Denge Okulları da rotasyonu geniş kullanmayı başaran, oyuncularından değişik maçlarda farklı katkılar alabilen bir takım oldu. Bu özellikleri ile ben gelecek etaptaki çok zorlu fikstüre rağmen daha etkili bir oyun sergileyeceklerini düşünüyorum.

Simge Şeker ile birlikte oyun kurucu Nimet Vatansever (2003) en çok süre alan isim olurken oyun kurucu Gamze Güzel (2004), Çanakkale U14 yarı finallerindeki skorer oyunları ile hatırladığım guard Selena Kör (2005) ve forvet Lara Dağlı (2005), deneyimli Sıla Dikmenoğulları (2003) ve devamlılık sağlaması halinde potansiyelini sahaya daha etkili aktaracak Sudenaz Fidan (2003) zaman zaman iyi oyunlar sergiledi.

Burada Hatay BŞB A takım kadrosunda da yer alan pivot İdal Yavuz’a da (2004) ayrı bir yer açmak gerekiyor. Maç ve tempo eksiği nedenleriyle ilk iki maçta etkili olamayan bu oyuncu güçlü Galatasaray savunması önünde 16 sayı, 15 ribaunt üreterek potansiyeline yakınsadığı bir maç sergiledi.

Pota altında güçlü fiziğini kullanmayı, isabetli dış şutlarıyla dengeli şekilde birleştirdiği zaman çok etkili olma potansiyeli olan bu ismin ritme girmesi ve Simge Şeker ile low-high kombinasyonları üretebilmesi takımın önündeki üç zor maçta büyük bir avantaj olacak.

Basketbol Yıldızlar Ligi altında U16 Kategorisi için ayrı bir turnuva düzenlenebilmiş olsaydı Çukurova Basket Yenişehir Belediyesi takımı Adana ve Mersin’den gelerek bir çatı altında birleşen 2005 ve 2006 doğumlu oyuncularıyla kuşkusuz bu turnuvada final oynardı.

Daha önceki turnuvalardan bildiğimiz deneyimli isimlerden Elçin Çokan (2005) ve Gülşah Algun (2005) maç ritimlerine kavuştukça, arkadaşlarına alıştıkça etkili olacak isimler. Bu oyuncularla birlikte güçlü fiziği ve çok yönlü hücum silahları ile forvet Azra Erçelik (2005) ilk etabın son günü alınan ilk galibiyete 17 sayılık katkı yaparak potansiyeline yaklaşan oyuncu oldu.

Yenişehir Belediye ÇBK Takımında birlikte oynama alışkanlığına sahip oyunculardan Oyun kurucu Asya Ülker, guard Elif Say (2005), forvet Polen Höke (2006), daha önce Mersin BŞB’de forma giyerken özgüvenli oyunuyla yaşının ötesinde tecrübeye sahip olan forvet Selin Tekin (2006) ve Bursa’dan transfer edilen forvet Eslem Güler (2006) farklı maçlarda büyük rakipler önünde zaman zaman başarılı bireysel performanslar sergiledi.

Yaş ve fizik güç dezavantajlarını yüksek frekanslı mücadele ile dengeleyen ÇBK Yenişehir Belediyesi takımı gelecek etapta play-off için önem taşıyan maçlar oynayacak.

Garanti BBVA Gençler Ligine çok zor bir fikstürle başlayan Çankaya Üniversitesi son gün Emlak Konut önünde guard Mariya Taşer(2003), pivot Aleyna Cengizhan (2002) ve forvet Elif Dila Bayrak’ın (2004) etkili oyunuyla 61-59 galip gelerek değerli bir galibiyet çıkardı.

U16 Milli power forvet Berfin Baran’ın (2003) sakatlığı nedeniyle yer almadığı Çankaya Üniversitesinde verdiği ara ardından gerçek ritmine Emlak Konut maçının son bölümündeki başarısıyla yaklaşan oyun kurucu Elif Pergel (2003) ve maç eksiğini deneyimi ile dengeleyerek takımın pas trafiğine katkıda bulunan guard Eda Aktaş (2003) takımlarına skor performanslarının ötesinde bir katkıda bulundu.

Bu maçlar ile sakatlıktan geri dönen guard Işık Su Güven (2005), oyun kurucu pozisyonuna adapte olma çabalarını izlediğimiz Asya Ülker (2006) ve Diba Spor’dan transfer olan forvet Ceren Oturakçı (2004) gelecek etapta artan maç ritimleri ile birlikte daha etkili olabileceklerinin işaretini verdi.

Çankaya Üniversitesi gelecek etapta daha fazla galibiyet alarak sıralamada üst basamaklara yükselebilir.

İstanbul Üniversitesi ve Bellona Kayseri Basketbol takımları tempolu oyunlarıyla, BGL Kızlar Ligi içinde yer alma ayrıcalığının karşılığını sahada gösterdikleri mücadele ile veren ekiplerdi.

2003-2004 Yaş grubunda uzun süre pivotsuz oynayan İÜ takımının sezona TKBL’de başlayan Sude Türkmen’i (2002) kadroya eklemesi, bu oyuncu maç ritmini geri kazandıkça yarar getirecek bir hamle olarak görülmeli.

İkinci etapta önünde zorlu bir fikstür olan İstanbul Üniversitesinde son gün kısıtlı süre alan forvet Ayşenaz Kurtuldum (2003), forvet Öykü Öktan (2003), savunma gayreti ve kritik süreçlerdeki sayılarıyla guard Bilge Kılıç (2004) ve aldığı süreyi iyi kullanan forvet Ekin Taciroğlu (2004) ve takımın en skorer ismi olan guard Esra Yosmaoğlu daha ön plandaki isimlerdi.

İstanbul Üniversitesi takımında ivmesi son maça doğru giderek artan guard İlayda Kılıç (2006) ve sakatlıktan bu turnuva dönen guard Sena Balkan zaman zaman etkili oyunlar oynadı.

BGL Kızlar Liginde ilk etabı galibiyet almadan kapatan Bellona Kayseri takımında guard Kiraz Keleş (2005), forvetler Eylül Dikmen (2004), İlayda Derman (2005) ve takım arkadaşlarına alıştıkça daha etkili olmasını beklediğim forvet Cansu Çolakoğlu (2002) ön plandaki isimler olmayı başardı.

Twitter: @hayripekergin

Kızlar BGL ilk üç gün ardından (Hayri Pekergin)

Paylaş

Yorumlar Okunma: 4877