Voleybolcu anne-babanın basketbolcu çocukları: Kerem ve Kaan

Profesyonel seviyede basketbol oynayan iki kardeş çok karşılaştığımız birşey değil. İkisinin de oynadıkları ligde iyiler arasında yer alması daha az karşımıza çıkan birşey. Uzun zamandır aklımda olan röportaj fikrimi iki kardeşin sezona yaptıkları iyi başlangıç sonrasında biraz öne çektim. Kaan sezona Gölbaşı Belediyesi TED Kolejliler formasıyla çıktığı 10 maçta 29.9 dakika 14,8 sayı 3,7 ribaund ve 4,6 asist ortalamalarıyla başladı. TED Kolejliler BGL takımımda oynayan kardeşi Kerem ise 9 maçta 33.54 dakika 17 sayı 4,67 ribaund 5.67 asist ortalamalarıyla devreyi tamamladı.

Tabii ikisi de sporcu olunca antrenman saatleri, maç günler ve Kerem'in okulu derken röportaj gününü ayarlamak kolay olmadı. Onu da bir sabah antrenman ve okulları sonrası evlerinde yakalayarak planı gerçekleştirebildik.

Kaan Sarıaslan zaten tüm basketbol camiasının tanıdığı bir isim. Geçen sene Mamak'ta başladığı çıkışına bu sezon TED Kolejliler'de bambaşka bir boyuta getirdi. Yetiştiği kulüpte A takım forması giymek her oyuncu için özel olsa gerek ama Kaan'ın bu performansında bunun fazlası olduğunu düşünerek kendisine karar aşamasını sordum.

"Benim için yuvaya dönüş gibi oldu. Altyapısında yetiştiğim ve benim için özel bir kulüp TED Kolejliler. Teklif geldiğinde hiç düşünmedim bile. Daha önce henüz 17 yaşındayken de yine A takımdaydım. Ama çok genç olduğumdan sahada süreyi çok bulamıyordum, benchte havlu sallıyordum, malzeme getir götür yapıyordum. Şu an böyle bir rolde burada olmak beni daha mutlu ediyor."

Sezona şüphesiz beklentilerin üstünde çok iyi bir şekilde başladılar. Aslında baktığımızda TED Kolejliler geçen sezona play-off çeyrek finallerinde veda etmişti. Ama yine de bu sezon için böyle bir net çıkışı sanırım kimse beklememişti.

"Sezon başında Emrah abi bizimle konuştuğunda geçen sezon play-off çeyrek finalde elendiklerini, bu sezon çeyrek finalin ötesine gidebileceğimize inanarak hedefini bize söylemişti. Aslında Federasyon Kupası'nı hazırlık maçı olarak görmüştük ama kendimizi şampiyon olarak bulduk. Bunun ardından lige de 4'te 4 ile başladık. Çok önemli Yalova ve Mersin gibi iki zorlu deplasmandan galibiyet çıkardık. Hem güvenimiz hem inancımız da arttı. Sahada bütçelerden çok takım kimyasının önemli olduğunu anlamış olduk. Biz çok şanslıydık ki kimyamız ilk günden tuttu. Yaşlarımızın da yakın olması buna bir etken diye düşünüyorum. Hepimiz çok iyi anlaşıyoruz, antrenman dışında da birlikte vakit geçiriyoruz ve bunun avantajını maçlarda gördüğümüzü söyleyebilirim."

Takımı geride bırakıp biraz da Kaan'ın kendi perfomansına geçmek istedim. Çünkü kendine bu kadar güvenen Kaan'ı önceki sezonlarda izlememiştim. Son maçta da 22 sayı atan Kaan iyi bir istikrar yakaladı.

"Burada gerçekten çok mutluyum ve herşey yolunda olunca basketboluma da daha iyi konsantre oluyorum. Performansımı etkileyen en büyük faktörler bunlar diyebilirim. Daha önce Ankara DSİ forması giyerken de iyi performanslarım oldu ama DSİ düşme potasında olduğu için gergin bir ortam vardı. Burada ise herşey çok güzel. Takım arkadaşlarımızla iyi bir aile olduk, yabancılarımız da bizlerle uyum içerisinde. Herşey yolunda olunca ben de kendimi bularak istedim basketbolu ortaya koymaya başladım."

Bu sezon da yine çekişmeli bir TBL izliyoruz. Biz izleyiciler için keyifli olsa da bu çekişme takımların işleri daha da zor.

"Önceki sezonlar bütün iyi oyuncular genelde iki takımda toplanıyordu. Birisi direkt çıkıyordu, diğeri de %90 play-off'tan çıkıyordu. Ama şimdi bu yıl baktığımızda o iyi oyuncular dağılmış durumda. Hepsi farklı takımlar olunca bütün takımlar ister istemez işin içine girmiş oluyor. Bu yüzden ligin net bir favorisi yok ve 16 takımın da eşit şekilde şampiyonluk şansı olduğunu düşünüyorum. Bakarsak herkes herkesi yenebilliyor. Bunlardan bazılarını sürpriz diye adlandırsak da bence öyle değil. Çünkü takımların kadroları birbirine denk."

Son olarak ise Kaan'ın büyük hedefini öğrenmek istedim:

"Şu an en büyük isteğim kendi takımımla BSL'ye çıkabilmeyi istiyorum. Çıktığım takımımla BSL'de oynamak daha özel bir başarı olacaktır. Direkt BSL takımına transfer olmaktan ziyade bunu başaran oyunculardan olmak daha çok isteyeceğim şey.."

Kaan'la daha önce konuştuğumuz zamanlarda Kerem'den hep bahsediyorduk ama bu sezon BGL'deki çıkışıyla artık onunla konuşmanın vaktinin geldiğini gösterdi. Bizi de dinlemekten daha da fazla sıkılmasın diye artık sözü ona bıraktık...

Kerem Sarıaslan 2004 doğumlu ve BGL'deki 4.sezonunu geçiriyor. Bu sezon o da en az Kaan kadar iyi bir çıkış yakaladı.

"Aslında geçen sezon da sürelerim iyidi ama bu sezon sorumluluğum da, rolüm de arttı. Şu an aldığım sorumluluktan memnunum. Nehir abi de bize güven veriyor, bu da ayrıca oyunumu iyi anlamda etkiliyor."

Anne babanın eski profesyonel voleybolcu, abinin basketbolcu olduğu ailede, kendisinin basketbola nasıl başladığını sordum. Kerem'in Kaan'ı iyi anlamda hep örnek aldığını biliyorum ve cevapta abi etkisi ne kadar olacağını merak ettim.

"Ben aslında ilk başta futbol oynuyordum ama futbolu sevsem de yeteneğimin çok olmadığını zamanla gördüm. Basketbola karar verdim. Bunda da abimin oynuyor olması da önemli bir etken oldu. Küçüklüğümden beri abimi hep örnek alıyorum. Onun aldığı kararlar, attığı adımlar benim için hep çok önemli olmuştur..."

Kaan: "İnsanın kardeşiyle aynı sporu yapıyor olması aslında çok güzel. Çoğu idmanlara birlikte gidiyoruz. Bizde adam eksik olduğunda o da A takım idmanlarına giriyor. Eskiden sokaklarda birlikte oynarken şimdi aynı takımda da birlikte oynuyoruz."

Klasik soruları geride bırakınca biraz eğlenceli olan kısma geçiyoruz şimdi de. Sanırım en çok maruz kaldıkları şey birbirleriyle kıyaslanmak olsa gerek.

Kaan: "Olmaz olur mu kıyas. Mesela Kerem BGL'deki istastistiklerini atıp ,bakalım sen neler yapacak bu hafta, diyor"

Hem aynı işi yapıyorlar, hem de aynı kulüpte oynadıkları için sürekli birlikte oluyorlar. Bir yerden sonra bıkıyorlar mı birbirlerinden diye merak ettiğim bir diğer soruyu soruyorum.

Kaan: "Birbirimizi çok iyi tanıyoruz, antrenmanlarda zaman zaman birbirimize kızsak da herşeyi o salonda bırakıp eve öyle geliyoruz. Evde ufak tefek cezalarımız oluyor tabii birbirimize. Uzatma kablosunu kim getirecek gibi... Ama çok iyi anlaşan iki kardeş olduğumuz için biz çok eğleniyoruz. Kerem zaten şu an 18 yaşında ve gelişim aşamasında. Bu zamanlarında onun yanında olabilmek beni mutlu ediyor. Başka bir organizasyonda A takım antrenmanlarına çıkmış olsaydı zorlanabileceğini düşünüyorum ama burada ona her zaman yardımcı oluyorum."

Kerem: "Genelde çok benzediğimizi söylüyor. Hatta bana sesin de abine çok benziyor diyorlar. Kaan saçını kestirene kadar saçlar da benziyordu ama artık benzemiyor.

Kerem için abisi Kaan'ı örnek aldığını söylemiştik ama her anlamda örnek almaya çalıştığının altını çizerek basketbol dışına biraz da çıkıyoruz.

Kaan: "Kerem genelde benim kıyafetlerimi giyiyor.

Kerem: "Kaan deplasmanda şken iki kere yakalandım. Bana 'benim kıyafetimi giymişsin Kerem' diye mesaj atmıştı.

Birbirlerini maçlarını izleyip yorumlayabiliyorlar mıydı? Bunu sordum...

Kaan: "Maçlardan sonra tekrarlarını hep birlikte evde oturup izliyoruz. Birbirimizin yaptıkları yanlışları görüp söylüyoruz."

Kerem: "Ne kadar üst seviyede oynarsan oyna bazen sahada oksijen gitmeyince hata kaçınılmaz olabiliyor."

Kaan: "Birimiz iyi birimiz kötü geçirince o haftayı, diğer taraf üzgün olunca bir kaç gün konuyu konuşmuyoruz."

İlerde birlikte aynı takımda oynamak istersiniz yoksa rakip olmak mı?

İkisi de: "Rakip olmayı daha çok isteriz."

Peki birbirimizin sevmediğiniz özellikleriniz yok mu?

Kaan: "Kerem çok yavaş, evden çıkarken çok zor hazırlanıyor. Genelde onu bekleyen taraf oluyorum."

Kerem: "Bana söylediğim şeyleri çok tekrarlattırıyor. Elinde telefon oluyor genelde ve beni hiç dinlemiyor."

Kaan: "Ben şu ana kadar hiç triple double yapamadım. Ama yani bizim zamanımızda altyapıda istatistik de tutulmuyordu, belki de yapmışımdır bilmiyoruz bunu. Ama kayıtlı bir triple double olmadığı için Kerem kendisi geçtiğimiz haftalarda triple double yapınca şu an onunla ilgili takılıyor bana...

Çok güzel bir takımda, sadece basketbollarına odaklanarak güzel bir sezon geçiren kardeşler umarız ki ilerde daha iyi yerlere gelirler. Çünkü bu hem Ankara basketbolu hem Türk basketbolu için çok kıymetli olur.

Voleybolcu anne-babanın basketbolcu çocukları: Kerem ve Kaan

Paylaş

Yorumlar Okunma: 5863