2002 doğumlu David Mutaf kariyerini yaklaşık 2 yıldır İspanya ligi ve Eurocup'da mücadele eden Gran Canaria'da geçiriyor. Altyapımızdaki en potansiyelli oyuncularımızdan olan David son olarak U20 Avrupa şampiyonasında iyi bir performans ortaya koymuştu. Genç yaşında Fenerbahçe altyapısından ayrılarak kendi yolunu çizmeye karar veren ve şu ana kadar iyi yolda ilerleyen David'le hem İspanya'da neler yaptığından hem gelecek planlarından bahsettik. Röportaja geçmeden önce bir kez daha pozitif yaklaşımları için kulüp yöneticilerine teşekkür ederim. Gran Canaria'ya transfer olduğun ilk sene B takımında sezonu geçirdin. Orada ligi çok iyi bir şekilde tamamladın ve A takımına geçtin. O sezon senin için hem Gran Canaria'daki geleceğin için önemli bir sezondu, aynı zamanda Avrupa'da ilk piyasaya çıkıp kendini gösterdiğin yer desek yanlış olmaz sanırım.
Evet kesinlikle doğru. O ligde oynamak hem kendimi göstermemi sağladı hem tecrübe kazandırdı. Çünkü ilk defa böyle bir organizasyonda forma şansı yakaladım ve kendimle de bir challenge girdim. A takıma beni o lig çok iyi hazırladı, çok şey öğrendim. Kendimi de geliştirdiğini düşünüyorum. Orası sayesinde insanlar beni izleyip neler yapabildiklerimi görmüş oldular. Sezonu o kadar iyi geçirmiş olmam bana A takım kapılarını açtı. Çünkü aslında bir sonraki sezon için o zaman durumum belirsizdi, kiralık gitme ihtimalim vardı. Ama neler yapabileceklerimi gördükten sonra bu ihtimallerin hepsi ortadan kalktı. Şu an takımım bana olan desteğini ve önemini daha da çok hissediyorum. Geçen sezon da herkes çok yardımcı oluyordu elbette ama bu sezon bakış açıları ve bana verdikleri önemin daha da arttığını hissediyorum. Bu beni inanılmaz mutlu edip maçlara daha da motive olmamı sağlıyor.
Hem İspanya Ligi, hem Eurocup'taki ilk sezonunu geçiyorsun. Hem takım için hem senin nasıl bir sezon geçiyor? Eurocup'ta London Lions karşısında 13 sayılık çok etkileyici bir performansın olmuştu.
Evet ya bizim için sezon çok iyi başladı. Sezona Barcelona gibi bir takımın yenerek sezona başlamak moralimizi yükselten en önemli şey oldu. Sonrasında 4-1'lik bir iyi başlangıç yakaladık. Kendime gelecek olursam da takımla hep birlikte kalmak, antrenmanlarda yardımcı olmak ve işte süre geldiği zaman elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Bunu da dediğiniz gibi London Lions ile oynadığımız Eurocup maçında da göstermiştim. Koçumuz bana süre verdiği sürece sahada en iyisini yapmaya gayret edeceğim.
Ülkemizin önemli kulüplerinden olan Fenerbahçe altyapısında yetiştin. Peki böyle bir kulüpten ayrılarak kendi yolunu çizmeye karar vermen çok kolay alınmış bir karar olmasa gerek. Bu karar nasıl aldığından biraz bahsedebilir misin?
Tabii bu kararı almam benim için kolay olmadı. Ailemle birlikte böyle bir karar verdik. Ben o zamanlar daha yeni 18 olacaktım. Amerika'ya gittiğimde çok zorlanacağımı biliyordum. Yani buna kendimi hazırlamıştım. Çünkü ülkemden, ailemden uzak olacaktım. Bu yüzden ilk zamanlar benim için zorlayıcı geçti. Ama orada geçirdiğim zaman hem sosyal hayatım için hem de gelişimim için çok çok şey kattı. Aldığım kolay bir karar değildi ama ben biraz daha büyük bir çerçeveden bakmak istedim. İlerde tekrar ülkemde oynama şansı bulabilirsem çok avantajlı bir şekilde döneceğimi düşünüyorum. Çünkü yurtdışı öğrendikerimin orada beni bir adım öne atacaktır.
Peki bu risk almasaydın şu an nerede olurdun sence?
Böyle bir soru daha önce de sorulmuştu. Çok zorlayıcı bir soru gerçekten. Asla gerçek cevabı bilemeyeceğimiz bir soru bu aslında. Çünkü herkesin kendi yolu var ve belki dediğiniz gibi olsaydı orada kalsaydım belki yurtdışına çıkma şansını tamamen kaybetmiş olacaktım. Basketbol Süper Ligi'nde nerede nasıl bir sorumlulukta oynardım şu an bunu kestirmem çok zor. Ama şu an yaptığım tercihlerime baktığımda bence doğru seçim yaptığımı düşünüyorum. O yüzden verdiğim kararlardan çok mutluyum.
Verdiğin bir demeçte de bu konuyla ilgili Avrupa basketboluna hakim bir oyuncunun koleje gittiğinde ilk başlarda zorlanma ihtimalinin yüksek olduğunu söylemiştin. Aslında zaten ilk günden beri hep kendini zorlamayı seçtiğini ve hırsını da sahaya doğru bir şekilde hep yansıtmaya çalıştığını söyleyebiliriz.
Benim için en büyük örnek abim olmuştur. Bu anlamda şanslı olduğumu düşünüyorum. Yaptıkları, yaşadıkları benim için çok büyük tecrübe oldu. Onunla oturup konuştuğumda o da benim burada oturup zaman kaybetmemi istemiyordu. Ben de aynı şekilde. O yüzden kendime bir yol çizip o yolda ilerlemek istedim. O konuda kendimi o dönem çok zorladığımı düşünüyorum. Ama benim için de en doğru oydu kesinlikle.
Abin Can Maxim Mutaf'ta bilindiği gibi şu an Basketbol Süper Ligi ekiplerinden Büyükçekmece'de forma giyiyor. Peki maçlarını takip edebiliyor musun?
Sezona üst üste mağlubiyetlerle kötü başlasalar da devamında arka arkaya kritik galibiyetler çok büyük iş yaptılar. Elimden geldiğince ben de takip etmeye çalışıyorum. Umarım daha da iyiye giderek sezonu istedikleri şekilde noktalayabilirler.
Peki birbirinize takıldığınız oluyor mu? Bugün çok iyi oynadın, kötü oynadın diye (gülerek)
Tabii, her zaman konuşuyoruz facetime yapıyoruz. Maçtaki pozisyonları konuşuyoruz. Bana attığı sayıları falan gönderiyor. Zaman zaman birbirimize takıldığımız da oluyor
Seni en son U20 Milli takımımızla yazın Avrupa Şampiyonası'nda izledik, turnuvayı istediğimiz yerde bitirememiştik. Ama sen performansınla turnuvanın dikkat çeken isimlerinden oldun. Hatta turnuvadaki performansı o kadar etkileyici ki, diğer rakiplerin sana karşı özel hazırlık yapmışlardı. Senin için nasıl bir turnuva olmuştu?
Benim düşüncem aslında bireysel olarak aslında daha da iyi olabilirdim. İyi başlamıştık, grup maçlarında iyiyidim. Ama belirleyici maçlarda biraz da iyi olup takıma daha iyi katkı verebilirdim. Çok potansiyelli, iyi bir takımdık. Bizim için keyifli bir turnuva olmuştu. Oynadığımız her maç bize çok şey öğretti. Bir de bizim birlikte son senemizdi. U16'dan birlikte oynuyorduk, bu yüzden bizim için biraz duygusal da geçen bir turnuva olmuştu.
Kariyerinin dönüm noktası Adidas Next Generation turnuvası desek yanlış olur mu?
Bence çok doğru olur. Fenerbahçe altyapısındayken 3 sene turnuva oynamıştım. Benim için özellikle son sezonu kariyerim için çok belirleyici olmuştu.
Orada gösterdiğim performans ve oradan gelen olumlu dönüşler sayesinde yurtdışı kararı aldığını tahmin ediyorum.
Aynen öyle, çünkü özellikle kolejlilerle de konuşurken oradaki maçlarımı takip ettikleri ve performansımı beğendikleri için iletişime geçtiklerini söylemişlerdi. Çok yetenekli ve kendini geliştiren bir oyuncusun. Antrenmanlar dışında kendinde düzenli olarak bireysel idmanlar yapıyor musun?
Evet aynen öyle. Ekstra çalışmalar benim için gerçekten çok önemli. Çünkü küçüklüğümden beri her zaman ekstra antrenmanlar yapıyorum. U16 döneminden beri sabahları halter ve şut ekstra idmanlar hep yapıyorum. Yani size şöyle söyleyeyim, off günlerde bile babamla birlikte sonra gider geç saatlere kadar çalışırdım çünkü bunu yapmazsam kendimi iyi hissetmezdim. Yani bu konuda hep küçüklüğümden beri bir adım daha ilerleme ilerlemeye çalışıyorum. Burada da bazen iyi süre almadığınız zaman maçlardan sonra kalıp antrenman yapmaya çalışıyorum. Oyuncular için çok belirleyici ve önemli bir konu. özellikle genç oyuncular için çok önemli olduğunu düşünüyorum. Ben de bu konuda elimden geleni yapmaya çalışıyorum.
Biliyorsun buradaki gençlerin en büyük sorunu çok erken yaşta çok büyük kararlar ve tercihler yapmak zorunda kalmaları. Kariyer tercihi yapmaya çalışırken bir yandan da eğitim süreci çok sıkıntılı oluyor. Kısa zaman önce sen de o ikilimleri yaşamış bir oyuncu olarak şu anki gençlere nasıl bir tavsiyede bulunmak istersin?
Gerçekten sıkıntılı bir dönem. Çünkü A takıma geçerken eğitimden de fedakarlık yapmak gerekiyor. Lisedeyken bile eğer genç yaşta A takıma başladıysan okulla arasında bir seçim yapmak zorunda kalabiliyorsun. Sürdürenler var ama gerçekten zorlayıcı oluyor. En önemli şey gerçekten sosyal hayatınız dahil fedakarlık yapıp kendini o işe vermek. Bunu yaptıktan sonra zaten gerisi geldiğimi düşünüyorum.
İspanya'ya ilk gittiğinde antrenmanlarda olsun, maçlarda olsun ilk olarak ne dikkatini çekti. Neyi daha iyi belki de daha doğru yaptıklarını düşünüyorsun?
İlk gittiğimde açıkçası oyunun hızı, oyuna bakış açıları beni bu konuda çok eğitti ve çok yeni şeyler öğretti. Oyuna baktıkları şekil ve oynayış tarzları ilk adaptasyon sürecinde çok gözüme batmıştı. Çünkü hem bakış açıları olsun hem de sevgileri olsun çok farklı ve gerçekten severek yapıyorlar. Oynarken de oyunun en güzel kısımlarını böyle öne çıkarmaya çalışıyorlar. Yetenekli oynamaya çalışıyorlar ve bence o yüzden İspanya büyük bir adım öne çıkarabilir ya o konuda.
Yaklaşık 2 senedir Gran Canaria'dasın. Peki orada yaşamaya da alışabildin mi. Senin için orada hayat nasıl gidiyor?
Yolculuklar çok sıkıntı. Türkiye ile arasında 3 saat bir saat farkı bulunuyor. Gerçekten Afrika'da yaşadığmı hissediyorum ama artık çok alıştım. Yani zaten Mart ayında 2,5 sene olacak. O yüzden buraya ev diyorum. Mesela Türk Telekom ile oynadığımız karşılaşma için Ankara'ya geldiğimde ülkeme geldiğim çok mutlu olmuştum, çok özlediğimi farketmiştim. Ama buradaki evimi de artık deplasmanlarda özler oldum. Tabii ülkemle kıyaslamam imkansız ama burasına da ikinci evim diyebikirim. Burada hem yaşamaktan hem de oynamaktan dolayı çok mutluyum.
Koçun Jaka Lakovic ile anlaşabiliyor musun? O da zaten eskiden Basketbol Süper Ligi'nde Gaziantep ve Galatasaray formaları giymiş eski bir oyuncu.
Evet kesinlikle anlaşabiliyorum. Dediğiniz gibi eskiden ülkemde oynamış olması da benim için bir avantaj oluyor. Çünkü kendisi Türk oyuncuların oyun tarzlarını çok iyi bildiği için bana çok yardımcı oluyor. Beni bu konuda çok itiyor. İspanyolca öğrenebildin mi yoksa antrenmanlar ağırlıklı olarak ingilizce konuşarak mı yapılıyor?
İspanyolca kısmı çok sıkıntı oluyor benim için (gülerek). Öğrenmeye çalışıyorum, özellikle basketbol terimlerini öğrendim. O yüzden idmanlarda sıkıntı yaşamıyorum. Koçumuz da İspanyolca İngilizce karışık konuşuyor idmanlarda. İspanyolca anlasam da konuşma kısmında hala yeterli seviyeye gelemedim Derdimi anlatabilecek kadar konuşabiliyorum diyebilirim sadece (gülerek). Peki son olarak senden kariyer hedeflerini öğrenebilir miyiz?
Öncelikli hedefim özellikle burada gerçekten ana rotasyona girerek iyi süre alabilmek ve iyi oynamak istiyorum. Buradaki hedefim dışında da bir NBA hayalim var. Umarım önümüzdeki yıllarda o seviyeye gelecek bir oyuncu olurum. Onun haricinde ise Avrupa'da üst seviyede oynayan iyi bir oyuncu olmak.
Bir gün tekrar Fenerbahçe'ye dönmek ister misin?
Bu soruyu da çok alıyorum. Tabii ki ben de dönüp orada oynamak çok istiyorum.Özellikle bir gün çok özlediğim ülkeme dönüp kendi kulübüm Fenerbahçe'de oynayabilmek beni çok mutlu eder.